Hikaye yeryüzündeki iyilik meleklerini kaybettikten sonra birbirine kenetlenmiş beş kız kardeşin hikayesidir…
En büyüğü yirmi, en küçüğü altı yaşında olan beş kız kardeş… Anne babaları bu dünyadan göçüp gittikten sonra karşılaşacakları bütün sınavlarda el ele veren , birbirlerine kızsalar da küsseler de , bağırıp çağırsalar da karşılarına çıkan en zor sınavda bile tek bir yürek olan… Birbirlerinden farklı beş kız kardeş… Kardeşlerine hem anne hem baba olan, hukuk fakültesi 2. sınıf öğrencisi Elif (20), içi dışında, sırdaş, güçlü, “delidir ne yapsa yeridir” tanımının en iyi örneklerinden Armağan (17) - nam-ı diğer Armi - , okul derdiyle , sivilceleriyle , üç kuruş harçlıkla arkadaşlarına rezil olmadan onlara yetişme telaşıyla tam bir ergen Yeliz (15), yaşından büyük bir hastalıkla yaşayan, olgun, kitap okuma tutkusu olan, sorumluluk sahibi, anlayışlı Bilge (12) ve en küçük, en hassas, en sevimli, müzik tutkunu Cansu (6).
Anne babalarının bekçilik yaptığı köşkte kendilerine ayrılmış bölümde, her gün doğumunda, umutla, sevgiyle, ayakta kalma azmiyle güne “merhaba” diyecekler. Ne olursa olsun , pes etmeyecekler. Birbirleri için direnecekler. Başlarına gelecek her felaket onlara bir şeyler öğretecek. Daha güzel günler için hırslanacaklar , güçlenecekler…